14 Aralık 2013 Cumartesi

Gaemjeong Belsoli -15.Bölüm- (Final)



"Hayat bu; her şey bir anda son bulur.
Hayat bu; son dediğin an her şey yeniden son bulur."
(Seneca)



“Evet sayın dinleyicilerim… Bugün benim için çok özel bir gün. Bundan tam on yıl önce bugün TVXQ, Hug şarkısıyla resmi olarak çıkışını yaptı ve yıllar boyu sürecek bir krallık için gün yüzüne çıktılar. Aynı zamanda bugün en iyi arkadaşımla tanıştım ve TVXQ onuncu yılını kutlarken biz de onuncu yılımızı kutluyoruz. Ayrıca bugün yanımda özel bir misafirim de var. Size bildiği birkaç hikayeyi anlatacak biri. Lütfen kendini tanıt.”

“Merhaba. Hepinize iyi akşamlar. Ben… Şimdiye kadar bana pek çok isim taktılar. Bunlardan biri ise “Jocha.”  Ve bugün size inanması güç ama gerçek bir radyo hikayesi anlatacağım. Ve bunu dinledikten sonra dikkat edeceksiniz. Çünkü eğer şanslıysanız, hayatınızda bir kere, hayatınızı önce ve sonra diye ayırabileceğiniz biri ile tanışacaksınız. (My Sassy Girl 2008)"

***

Yazarın Notu: Her ne kadar bu insanlar hayatlarının sonuna gelmemiş olsalar da biz onların hayatlarının bir bölümünden bahsettiğimiz bu hikayenin sonuna geldik. Her ne kadar anlatımın akışını durdurarak okuyucuya bilgi vermek teknik yönden kusur sayılsa da okuyucunun merakının tatmin etmek için bu eksikliğin olmasına göz yumacağız.


Jinyoung ve Jimin uzun süre kaybolan geçmişlerinin peşinde koştular. Ne var ki Jinyoung’un hafızası hiçbir zaman geri gelmedi. Onu terk edişinin nedeni de Jinyoung’un hafızasının bir bölümü gibi sonsuza dek silinip gitmişti. Zaten en sonunda herkes bunun nedenini sorgulamayı bıraktı çünkü dediğimiz gibi önemli olan nedenler değil sonuçlardı. Ve çok fazla acı çekilmiş olsa bile sonuçta mutluluk gelmişti.
Daha sonra geçmişi bir kenara koyup birlikte hatırlanacak daha güzel anılar yaşadılar. Jimin hiç şikayet etmeden geçmişi ikisinin yerine de hatırladı. Yaklaşık kırk yıl sonra Jimin kalıtımında olduğu için alzheimer a yakalandığında, bu sefer rolleri değiştirdiler. Jinyoung hiç pes etmeden her gün ona kendi hikayelerini anlattı, her gün yeniden başladılar.

Chunghee ve Soomin ise bir kere yaşadıkları bu ayrılıktan yeterince ders almışlar ve birbirleri olmadan yaşamayacaklarını anlamışlardı. Bunu böylesine derinden hisseden her yetişkin yapacağı gibi bir gün kağıt üzerinde de birliktiklerini resmileştirdiler. Gelin görün ki bundan sonra da pek çok kez kavga ettiler ama hiçbir zaman biri diğerini terk etmedi. Ayrı geçirdikleri o zamanları hatırladılar ve böylece her dönüşleri bir öncekinden güçlü oldu.

Hana ve Kyuhan’a gelince… Uzun süre aralarındaki “radyo” hikayesinden sonra arkadaşları arasında dalga konusu oldular. Üç yıl birlikte geçirdikten sonra evlendiler ve söz konusu “radyo” evin baş köşesine yerleştirildi. İki yıl sonra oğulları olduğunda ise herkes radyonun akıbetinin ne olacağı anlamış oldu.
Hana, Jimin ile birlikte uzun yıllar radyo programını yapmaya devam etti. Ve Hana çocuğu olacağına öğrenene kadar da şarkı söylemeye… Kyuhan ona uğur getirmişti birlikteliklerinin ilk yılında çıkardığı albüm her zamankinden fazla sattı. Kırk iki yaşında gelince hayal ettiği gibi bir kitap yazdı. Kyuhan ise resim yapmayı bir daha asla bırakmadı ve yıllar boyunca Hana’yı model olarak kullanmaya devam etti. İşini geri plana atıp hayatını yaşamayı ve mutluluğun varılacak bir yer olmadığını, sona doğru giderken seçilecek bir yol olduğunu öğrendi.

Jimin ve Hana arkadaşlıklarının yirminci, otuzuncu ve son olarak kırkıncı yılını birlikte kutladılar. Kyuhan ve Chunghee de ölene kadar Sherlock ve Watson olarak kaldılar.


Yazarın Notu: Böylesine mutlu sonların gerçek hayatta olmadığını hepimiz biliyorum ama ne önemi var? Şimdi, sonun nasıl olacağı bizim elimizdeyken neden her şeyi kötü bitirelim? Hepimizin hayatında mutlu sonlar olması dileğiyle… Ne de olsa "Yaşamda birden çok son vardır." (Waterworld 1995)

the end


2 yorum:

  1. seneka demiş ki. bu dünyada güneşi görmeyi hak etmeyen çok insan var ama güneş her zaman doğuyo. ne laf di mi.

    waterworld, şu film di mi. costner. tutulmadı ama efsane oldu bi yandan.

    foto gündelik yaşamdan alınma sanırım ama hikayeyi çözemedim. kurgu yani sen yazdın di mi.

    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, ben yazdım. Yalnız finalden başlaman ilginç olmuş :D
      Tam üstüne bastın, Kevin Costner :D

      Sil